T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

Çiftçilerimiz Cumhurbaşkanımız ile Buluştu.

Yayın Tarihi : 23.02.2018

Ankara'da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Beştepe Kongre Merkezi'nde "Cumhurbaşkanımız ile Çiftçiler Buluşması" programına İlimizden 19 çiftçimiz ile İl Müdürümüz Tahir Macit, Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürümüz Şevket BAŞYİĞİT ve Mühendis Abdulazim GÜR katıldılar.

 

Programın açılış konuşmasını Sayın Bakanımız Dr. Ahmet Eşref FAKIBABA yaptı. Bakanımız konuşmasında, Bakanlık olarak 7 gün 24 saat vatandaşların hizmetinde olduklarını vurgulayarak, "Tüm çalışanlarımız, tarlada, bahçede, ağılda, ahırda değerli çiftçilerimizle birlikte olmaya devam edecekler. 3 milyon çiftçimiz ve 75 bin personelimizle büyük bir aileyiz. Çalışmalarımızda çiftçi, tüketici, esnaf, tüccar, sanayici olarak tarımın tüm paydaşlarıyla ortak aklın bereketinden yararlanmayı kendimize şiar edindik." dedi.

 

Fakıbaba, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın katılımıyla Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Çiftçilerimiz Milletin Evinde Cumhurbaşkanımızla buluşuyor" etkinliğinde, tarladan sofraya hayatın her aşamasındaki sorumluluklarının farkında olarak millete hizmet etmenin gurur ve heyecanını yaşadıklarını söyledi.

 

Toprağı, tohumu, düveyi, kuzuyu önemsediklerini anlatan Fakıbaba, "Büyükbaş hayvancılığın anası olan düve sayısının artması için birçok yeni projeyi hayata geçiriyoruz. Düve adayı olan buzağıların korunması ve geliştirilmesi için ciddi önlemler aldık. 2018'i 'Buzağı Yılı' ilan ettik. Amacımız, hayvan hastalıklarını önlemek ve buzağı kayıplarını azaltarak hayvan varlığımızı artırmaktır. Küçükbaş hayvancılığımızın geliştirilmesi ve ihtiyacımız olan anaç koyun sayısını elde etmek için projelerimizi yakın zamanda uygulamaya başlayacağız. Hayvansal üretimde, yerli ve yeterli üretimi gerçekleştirmeyi ve net ihracatçı bir ülke olmayı hedefliyoruz." diye konuştu.

 

Daha sonra kürsüye Sayın Başbakanımız Binali YILDIRIM çıktı. Başbakan Binali Yıldırım konuşmasında, tarım sektörünü kalkındırmak, üretimi geliştirmek ve çiftçilerin alın terinin karşılığını vermek için birçok destek sağladıklarını, reform ve projeleri hayata geçirdiklerini belirterek "Türkiye tarımda ihracatçı ülke konumundadır. Tarım ihracatımız 3,7 milyar dolardan 17 milyar dolara çıktı. Hayvancılık desteğini 15 yılda 36 kat artırdık. Son 15 yılda hayvancılığa toplam 25 milyar destek sağladık. Yerli üretimi destekleme modelini geliştirdik." dedi.

 

Yıldırım, toprağı herkes için işleyen berekete dönüştüren çiftçilere ülke olarak minnettar olduklarını, çiftçilerin memleket kokan elleriyle toprakların bereketine bereket kattığını vurguladı.

 

Başbakan Yıldırım, 2002 öncesinde çiftçiye köylüye verilen desteğin 1 milyar 800 milyon lira olduğunu vurgulayarak, bu desteğin 2018 bütçesinde 15 milyar olarak belirlendiğini, 8 kart artış sağlandığını ifade etti.

 

Türkiye tarımda ihracatçı ülke konumundadır. Tarım ihracatımız 3,7 milyar dolardan 17 milyar dolara çıktı. Hayvancılık desteğini 15 yılda 36 kat artırdık. Son 15 yılda hayvancılığa toplam 25 milyar destek sağladık. Yerli üretimi destekleme modelini geliştirdik. Bankacılık verilerine göre sektörün tarım alanında kullandırdığı kredi miktarı geçen yıl yüzde 19,8 arttı ve 197 milyar liraya yükseldi."

Yıldırım, çiftçilere, ülkeye kazandırdıkları için teşekkür etti, bol ve bereketli bir yıl diledi.

 

Son olarak kürsüye Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN çıktı. Cumhurbaşkanımız konuşmasına "Çiftçi kardeşlerimizi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, milletin evinde, bu gazi mekânda ağırlamaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum." diyerek başlayan Erdoğan, darbe girişimi gecesi bu gazi mekânın çevresinde 29 kişinin şehit, 36 kişinin gazi olduğunu hatırlattı.

 

Açıklanacak yeni teşviklerin, ülkedeki hayvan yetiştiriciliğine yeni bir soluk ve ivme kazandıracağına inandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Zira günümüzde, şu gerçeği artık hepimiz net bir şekilde görebiliyoruz. Bir millet stratejik önemi yüksek alanlarda başarı sağlamadan, geleceğine ümitle bakamaz. Güçlü ülke, sadece ordusu, ekonomisi, diplomasisi güçlü olan ülke değildir. Güçlü ülke, tarım, hayvancılık ve gıda alanlarında da kendini ispatlamış ülkedir." dedi.

 

"Sizler, ekmeğinizi topraktan çıkarıyorsunuz. Sizler, her bahar ilahi bir müjdeye, bir mucizeye şahitlik ediyorsunuz. Sizler, toprağa atılan ölü tohumun filizlenmesindeki o ilahi hikmeti bizzat görüyor, toprağın bereketi ile ailelerinizi geçindiriyor, ülkemizi doyuruyorsunuz. Gönül dostları ne güzel söylemiş; (Gökte uçan huma kuşu ne bilir dalın kıymatın, kargayı kondurman dala ne bilir gülün kıymatın, çift sürüp ekin ekmeyen, meydana sofra dökmeyen, arının kahrını çekmeyen ne bilir balın kıymatın.)"

 

Türkiye'nin en başarılı olduğu alanlardan birinin tarım ve hayvancılık olduğuna işaret eden Erdoğan, "Bunun en yakın şahidi de sizlersiniz, çiftçilerimiz... Bu ülkenin son 15 senede tarım ve hayvancılıkta nasıl mesafe kat ettiğini en iyi sizler biliyorsunuz." diye konuştu.

 

"Son 15 yılda, nasıl ekonomide, ulaşımda, sağlık ve eğitimde ülkemizde çağ atlatmışsak hamdolsun tarım, hayvancılık ve gıda alanında da Türkiye'yi çok farklı bir noktaya taşıdık. Tarım, Cumhuriyet tarihinin hiçbir döneminde görmediği ilgiye, alakaya ve desteğe bizim zamanımızda kavuştu. Tarım politikalarımızı, günübirlik veya popülist yaklaşımlarla değil, planlı, programlı, kısa, orta, uzun vadeli hedefleri olan kapsamlı projelerle belirledik. Çiftçilerimizi, tarım politikalarımızın merkezine koyarak onlara hak ettikleri değeri verdik. Üreticilerimize son 15 yılda 103 milyar lira nakit hibe desteği verdik. Bu 103 katrilyon demek. 2002'de göreve geldiğimizde 1,8 milyar lira olan yıllık tarımsal destek rakamını 2016'da 13 milyar liraya çıkardık. O da eski rakamla 13 katrilyon."

 

Çiftçilere mazot desteği müjdesi

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çiftçilerin üretim maliyetini azaltmak için 2003 yılında ilk kez mazot desteğini başlattıklarına dikkati çekerek, "Şimdi de 23 Şubat 2018 tarihinden itibaren çiftçilerimizin mazot maliyetinin yarısını biz ödemeye başlayacağız. Hayırlı olsun. Rabbim inşallah bununla birlikte bereketini de versin." ifadesini kullandı.

 

Gübre desteğini 2005 yılında ilk kez doğrudan çiftçilere kendilerinin verdiğini, 2002'de sadece 4 ürüne verilen prim desteğini 21 ürüne çıkardıklarını, bu kapsamda 2013-2017 döneminde toplam 30 milyar lira prim desteği verdiklerini belirten Erdoğan, ayrıca üreticilerin uygun şartlarda finansmana ulaşmasını sağlayarak çiftçilerin omuzlarındaki faiz yükünü hafiflettiklerini söyledi.

 

Çiftçilerin 2002'de çiftçilerin Ziraat Bankasından yüzde 59, Tarım Kredi Kooperatiflerinden yüzde 69 faiz oranı ile kredi kullandıklarını hatırlatan Erdoğan, göreve geldiklerinde bu faiz oranlarını zaman içinde konulara göre sıfır ile yüzde 8,25 oranına kadar düşürdüklerini bildirdi.

 

Böylece Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından kullandırılan tarımsal kredi miktarında çok büyük artış sağladıklarını vurgulayan Erdoğan, 2005 yılındaki Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile tarım topraklarının amaç dışı kullanımını engellemek suretiyle çok daha farklı bir adımı attıklarını dile getirdi.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2014 yılında yapılan yasal düzenleme ile ülkenin on yıllardır kanayan yaralarından biri olan verimli arazilerin miras yoluyla bölünmesine son verdiklerini, ayrıca arazi toplulaştırma çalışmalarıyla yıllar içinde parçalanmış, küçülmüş, verimi düşmüş tarım arazilerini tekrar üretime kazandırmak için adımlar attıklarını, Toplulaştırma Yasası'nı çıkardıklarını bildirdi.

 

Kendilerinden önceki 41 yılda 450 bin hektar arazide toplulaştırma yapıldığına değinen Erdoğan, son 15 yılda bu rakamı 13,5 kat artışla 6,1 milyon hektara çıkardıklarını belirtti.

 

Erdoğan, "2023 yılına kadar 14,3 milyon hektar alanda arazi toplulaştırmasını tamamlamayı, 8,5 milyon hektarlık alanın tamamını da modern sulama teknikleri ile suya kavuşturmayı hedefliyoruz." dedi.

 

Toplam alanı 6,1 milyon hektar olan tarımsal üretim potansiyeli yüksek 192 büyük ovayı koruma altına aldıklarını, toplam alanı 834 bin hektar olan 59 büyük ovanın daha koruma altına alınacağını bildiren Erdoğan, şöyle devam etti:

 

"Böylece koruma altına alınan ova alanını 7 milyon hektara çıkartıyoruz. Milli Tarım Projesi kapsamında havza bazlı destekleme modeline geçtik. Belirlenen 941 havzada destekler bu modele göre verilmeye başlandı. 453 bin dekar alanda mera ıslahı yapıldı. Üretimde verimliliği ve kaliteyi doğrudan etkileyen sertifikalı tohum ve fidancılık ilk kez 2005 yılında destek kapsamına alındı. Son 10 yılda bu alana 1 milyar liranın üzerinde destek sağlandı. Araştırma geliştirme ve inovasyona yaptığımız yatırımlarla tohumluk üretimimizi yıllık 145 bin tondan 958 bin tona çıkarttık. Türkiye'yi tohum ihraç eden bir ülke konumuna getirdik. Tohumluk ihracatımız 17 milyon dolardan 153 milyon dolara çıktı. Türkiye, tarımsal hasılada Avrupa birincisi oldu. 2002 yılında 3,7 milyar dolar olan tarımsal ihracatımız 2017 yılında 17 milyar dolara çıktı.

 

Erdoğan, bugün açıklayacakları destek projesiyle tarım ve hayvancılık alanında yeni bir dönemin kapılarının aralanacağını ifade ederek şunları söyledi:

 

"Ülkemizde hayvan yetiştiriciliğini geliştirmek, damızlık koyun ve sığır sayısını arttırmak ve kırmızı et ihtiyacının karşılanmasına önemli katkı sağlamak üzere inşallah bugün bir adım atıyoruz. Bu projeyle talep eden yetiştiricilerimize TİGEM aracılığıyla Ziraat Bankasından kredi kullandırarak 300 başa kadar damızlık koyunu ve yemini temin ediyoruz. Üreticinin bakım hizmet bedeli ve sigortasını avans olarak ödüyor, doğacak kuzulara da alım garantisi veriyoruz. Bunlara evlatlarınız gibi bakacaksınız, ona göre de bunları yetiştireceksiniz. Yetiştiriciye verilen avansları da üreticilerden alınacak kuzuların bedellerinden mahsup edeceğiz. Sığır yetiştiriciliğini geliştirmek, damızlık sığır sayısını artırmak ve kırmızı et ihtiyacının karşılanmasına katkı sağlamak üzere ise Ziraat Bankası kanalıyla yetiştiricilerimize hayvan ve yem temini için yüzde 10 sübvansiyonlu kredi sağlıyoruz. Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla damızlık düve veriyor, bu düvelerin, koyunlarda olduğu gibi veterinerlik, aşı ve küpe hizmetlerini bedelsiz karşılıyoruz. Ayrıca TARSİM sigortasının yetiştiriciye düşen kısmını devletin ödemesini sağlıyor, yetiştiricimizi sosyal güvence kapsamına alıyoruz. Yetiştiricimiz kredi borcunu ilk 2 yılı geri ödemesiz 7 yılda bankaya ödüyor. Böylece hem başlangıçta imkân sağlayıp, hem de üretime alım garantisi vererek hayvancılıkta hep yeni bir dönemin kapılarını aralıyoruz."

 

"Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla üreticilerimizin girdi teminlerini kolaylaştırıyor, elde ettikleri ürünlere yine alım garantisi veriyoruz. Böylece inşallah Bakanlık ve çiftçinin üretimin her aşamasında birlikte hareket ettiği, koordineli çalıştığı bir sistemi hayata geçiriyoruz. Girdi teminiyle çiftçilerimizin ekim sezonu öncesindeki finans problemini çözüyor, aracılara olan bağımlılığı azaltıyoruz. Ayrıca bizim en önemli geleneklerimizden olan imece sistemini, yani çiftçilerin kendi aralarında birlikte çalışma kültürünü geliştireceğiz. Tüm bu yeni hizmetlerin hayırlı olmasını diliyorum."

 

Erdoğan, son 15 yıldır olduğu gibi ilerleyen süreçte de çiftçilerin yanında olup onları tüm güçleriyle desteklemeye devam edeceklerini belirterek çiftçilere hitaben şunları kaydetti:

 

"Biz sizlere güveniyoruz. Biz toprağına gözü gibi bakan, gerektiğinde vatanı için varını yoğunu ortaya koyan siz çiftçi kardeşlerimize inanıyoruz. Biz el ele verdiğimiz zaman evelallah üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir yükün, hiçbir sorunun olmadığının bilincindeyiz. Daha güçlü bir tarım sektörü ve daha güçlü bir Türkiye için omuz omuza çalışmaya devam edeceğiz. İnşallah hep birlikte ülkemizi 2023 hedefleriyle 2053 ve 2071 vizyonlarına kavuşturacak hamleleri gerçekleştireceğiz." diye sözlerini tamamladı.

 

Daha sonra 81 ilin Çiftçi Temsilcileri ile birlikte aile fotoğrafı çekilerek program tamamlandı.